
Dramatik diyorum çünkü: ağız ve diş gelişimi yeni şekillenen bir çocuğun dişlerinin erken dönemde çürümesi hem ileride sürecek olan daimi dişlerin düzgün sürmesinde, hem de ağız ve çene gelişiminde büyük problemler yaratmaktadır. Bu problemler bazen öyle bir hal alırlar ki tedavisi çok zor durumlar ortaya çıkarabilirler.
Süt dişleri neden daimi dişlere göre hızlı çürür? Bunun birkaç nedeni var. Bunlardan birisi daimi dişler ile süt dişlerinin yapısının farklı olması. Süt dişleri de genel olarak mine, dentin, sement ve diş özü (pulpa) denilen tabakalardan oluşur. Bu yönüyle daimi dişten farkı yok gibi görünür, ancak fark bu katmanların kimyasal yapısındadır. Süt dişlerinin mine ve dentin tabakası daimi dişlere göre daha az kalsiyum yani inorganik madde içerir. Buna karşılık organik maddde oranı daha fazladır. Bu demektir ki süt dişleri daimi dişlere göre daha az serttir ve zayıf yapıdadır. Organik madde oranı fazla olduğu için bakterilerin ürettiği asitlerden çok hızlı etkilenir.
Bunun yanısıra süt dişlerinin minesi ve onun altında yer alan dentin tabakası daha incedir. Buna karşılık içte yer alan, dişin sinir ve damarlarının bulunduğu, pulpa denilen diş özü tabakası daha geniştir. Bu sebepten dolayı bakterilerin meydana getirdiği çürük, mine ve dentin tabakasını daha hızlı geçer ve daimi dişlere göre çok daha kısa zamanda diş özüne ulaşır. Ayrıca çocuklar çürüğün erken safhalarında ortaya çıkan sızlama, hassasiyet gibi beliritleri tam olarak anlayıp ifade edemedikleri için, erken safhalarda çürüğün teşhisi zorlaşmaktadır. Ancak düzenli hekim kontrolü yapılan çocuklarda erken safhada tespit edilebilmektedir. Bu nedenledir ki düzenli ağız bakımı ve hekim kontrolü sağlanamayan çocuklarda diş çürükleri, sayı ve yarattığı sorunlar bakımından dramatik boyutlara kısa sürede ulaşabilmektedir.
Süt dişlerinde çürüklerin daha fazla ve hızlı olmasındaki bir diğer neden de çocukların beslenme alışkanlığı ve yetersiz ağız temizliğidir. Daha bebeklik döneminden itibaren gerek süte konulan bal, şeker gibi gıdalar; gerekse mamaların içeriğindeki karbonhidrattan yani nişastalı gıdalardan zengin besinler nedeniyle dişler çok hızlı çürür. Eski yazılarımdan hatırlarsınız, çürüğün üç önemli faktörü vardı: bol karbonhidratlı gıdalar, yetersiz ağız bakımı ve zaman. Çocuklar şekeri tatlıyı çok severler, eğer ağız temizliği de olması gerektiği gibi sağlanmıyorsa çürükleri oluşturan bakterilere davetiye çıkarmış oluruz. Dişlerin üzerinde biriken şekerden zengin gıda artıkları bakteriler tarafından kullanılır, bakteriler artık ürün olarak asitli bileşikler üretirler, bu asitli bileşikler de zaten zayıf yapıda olan süt dişlerini hızla çürütür.
Çocuklarda rastladığımız ciddi bir problem de biberon çürükleridir. Adından da anlaşılacağı gibi biberon çürüklerinin en büyük sebebi biberon yada emzik gibi ürünlerin hatalı kullanımıdır. Bebeklerimize uyusun diye içine şeker veya bal konulmuş süt bulunan biberonu verirsek ve bu şekilde uyursa yada emziğini şekerli su veya bala batırarak ağzına verip uyutursak. Ağız içinde kalan şekerli artıklar gece boyunca hızla bakterilerin üremesine ve çürük oluşumlarına neden olurlar. Biberonun ağız içindeki duruşu ve temas ettiği dişler açısından biberon çürüklerinin kendine özgü görüntüsü vardır. Üst kesici dişler ve süt azıları ile alt süt azıları ciddi şekilde etkilenirken, alt kesici dişler dilin altında kaldığı için korunur fazla etkilenmez. Henüz süt dişlerinin yeni sürdüğü, bu yüzden de dişlerin yapısının daha da zayıf olduğu dönemlere rastlayan hatalı biberon kullanımı çok hızlı ilerleyen ve ciddi boyutlara varan çürüklere neden olur. Tabi ben burada biberon kullanımı zaralıdır demiyorum, biberonun hatalı kullanımından bahsediyorum. Bebeğin uykusundan hemen önce, içinde şeker, bal gibi karyojenik(çürüğe neden olan) gıdaları içeren biberonun verilmesi ve akabinde ağız temizliği yapılmadan bebeğin uyuması sonucu oaluşan durumlardan bahsediyorum. Yoksa doğru gıdalar ile doğru şekilde kullanılan biberonun tabiki zararı olmayacaktır.
Peki biricik çocuklarımızı çürüklerden korumak için neler yapabiliriz? Bu sorunun cevabını geniş bir şekilde verebilmek için bir sonraki yazıma bırakıyorum. Haftaya görüşmek üzere mutlu günler dilerim.